Bitkiler ve bunlardan elde edilen bileşikler, yüzyıllardan beri tıp ve diş hekimliğinde kullanılmaktadır. Dünyada sağlık konusu daha da bilinçli hale geldikçe, ağız sağlığı bakımında doğal ve minimum düzeyde işlenmiş ürünlere olan ilgi her geçen gün artmaktadır. Bu durum, bitkisel ürünlerde bulunan biyoaktif bileşiklere yönelik araştırmaların da artmasına yol açmıştır. Faydalı biyolojik özelliklere sahip olduğu bilinen doğal içerikli ürünlerin etkilerini, gösterdikleri spesifik mekanizmaları anladıkça, ağız sağlığı hizmetlerinde kullanımı da her geçen gün artmaktadır.
Antimikrobiyal, antiviral, antifungal, antienflamatuar, analjezik özelliklere sahip olan bu ürünler, onların çeşitli uygulamalar için kullanımlarını çok yönlü kılmaktadır. Bilimsel araştırmalar devam ettikçe, ağız sağlığı bakımındaki yararlarına ilişkin keşifsel bir potansiyeli olduğu görülmektedir. Bütünsel sağlık bakış açısında, tabiatın bizlere sunduğu hazinenin ancak değerini anlayabildiğimiz oranda hayatlarımıza katkısı olacaktır. “Hayat Ağızda Başlar” evet başlar ancak, bütünsel sağlığımız ile sürdürülebilir.
İLKEL TIP ZAMANSIZDIR!
Tabiatın bize sunduğu hazine demişken, bitkilerin sağlık alanındaki geçmişine de bir göz atmakta fayda görüyorum. Geçmişimiz bugünümüzü yaratırken, bugünümüz de geleceğimize şekil vermektedir. Geçmişimizi ve geleceğimizi eğer ki bugünde “AN” da birleştirebilirsek, maksimum fayda elde edebiliriz. Tıbbın hayatın kendisi kadar eski olduğu bilinmektedir. İlkel tıp zamansızdır. Dünyanın birçok ülkesinde ilkel tıbbın izleri hâlâ varlığını sürdürmektedir. Sanskritçe “Ayur” (hayat) ve “Veda” (bilgi bilimi) sözcüklerinin birleşimi “Ayurveda” terimini tanımlamaktadır. Ayurveda tıbbı, binlerce yıl öncesine dayanan Hindistan’da ortaya çıkan dünyanın en eski tıbbi sistemi olarak kabul edilmektedir. Diş sağlığının ve ağız hijyeninin iyileştirilmesinde kullanılan bitkilerle ilgili uzun bir tarih vardır.
Antik çağlardan beri çeşitli bitki ve ürünlerini çeşitli hastalıkların tedavisinde etkili ilaçlar olarak kullanan kişilere de geleneksel şifacı denilmiştir. Bitkisel ilaçlar, yerel şifalı bitkilerin farklı kısımlarının bir araya getirilmesiyle geliştirilen geleneksel ilaçlardır. Şifalı bitkilerin kullanımı 5000 yıl öncesine dayanmaktadır ve çoğu ülkenin kültürel mirasının bir parçasıdır. 2000 yılı aşkın bir süre önce Çin’de geliştirilen Geleneksel Çin tıbbı (Traditional Chinese Medicine), şifalı bitkilerin kullanımını içermektedir. Uygun bitkisel ilaçları seçmek için geleneksel Çin tıbbı uygulayıcıları, bedensel işlevlerin, belirtilerin ve semptomların ayrıntılı bir gözlemine dayanarak hastalıkları teşhis eder. Kampo tıbbı olarak da adlandırılan geleneksel Japon tıbbı da geleneksel Çin tıbbından M.S. 5. Yüzyılda ortaya çıkmıştır. Kısa bir süre sonra Japonya, bazı şifalı bitkilerin yalnızca Çin’de bulunabileceğini düşünerek, geleneksel Çin tıbbında değişiklikler yapmaya başlamıştır. 19. Yüzyılda Kampos’un Japon hükümeti tarafından tıbbi bir tedavi olarak tanınması, Kampo ilaçlarının (çoğunlukla bitkisel ürün formülasyonları) standardizasyonuyla sonuçlanmıştır.
Yazının tamamı Elizim Dergisi'nde yayımlandı. Tüm yazıyı okumak için buraya tıklayın.